Aleksandr Deyneka, 20 Mayıs 1899’da Kursk’ta doğmuştur. Deyneka’nın sanat hayatı bir rastlantı sonucunda şekillenir. Henüz 14 yaşındayken bir sanat stüdyosunu ziyaret etmesiyle adeta büyülenir, babasının izinden giderek demiryolu mühendisliği eğitimi almayı planlamasına rağmen bu planından vazgeçer. Babası onun bu kararını onaylamaz ve onu cezalandırmak için maddi olarak desteklemeyi reddeder. Ancak Deyneka kararlıdır 16 yaşında Kharkiv Sanat Okulu’na
Kategori: Lütfiye Bozdağ
Lütfiye Bozdağ: Fısıltı…
Doğadan kopuş, kendine yabancılaşma, içimizdeki çocukluğa olan mesafe her geçen gün artarken kaotik gürültü patırtı arasında Aysun Oz unutulmuş çocukluğun sesini bize fısıldıyor. Bu fısıltı bize yaban hayatın bir parçası olduğumuz, temelde hepimizin aynı olduğuyla ilgili unutulmuş bir gerçekliği hatırlatıyor. Doğa için ‘en önemli içsel kaynağım’ diyen sanatçının, ekilip biçilen bahçelerde geçen çocukluğu, bitkilerle ve kuşlarla olan
Lütfiye Bozdağ: Eti Behar’ın “Quinns” Sergisi
Her sergisinde bir kavram üzerine yoğunlaşan Eti Behar’ın 18 Aralık 2021 – 25 Ocak 2022 tarihlerinde BE Contemporary Art Gallery’de gerçekleşen ve farklı dönemlerinden seçkiler sunan “Quinns” başlıklı sergi, sanatçının 2004 yılından bu yana üretimlerine bütün olarak bakma imkânı sunuyor.
Eti’nin sanatının figüratif ya da soyut olsun temel arketipi daire formudur. Sanatçının heykellerinde daire formu, kadın doğurganlığının yaşamı yeniden üretmesiyle
Lütfiye Bozdağ: Necmettin Yağcı’nın Heykelleri Üzerine Bir Değerlendirme
“İnsan yaşadığı yere benzer
O yerin suyuna, o yerin toprağına benzer
Suyunda yüzen balığa
Toprağını iten çiçeğe
Dağlarının, tepelerinin dumanlı eğimine….”
Edip Cansever
Necmettin Yağcı, Fallen Diplomats Memorial, Island Park Drive, Ottawa, 2012
Şairin ifade ettiği gibi Necmettin Yağcı doğup büyüdüğü Mardin, daha sonra yaşadığı Ankara ve İstanbul ile birlikte varoluşunu gerçekleştiren bir sanatçı. Mardin’de aile mesleği olan sabun üretimiyle çocukluğunda tanışan sanatçı sabunlara şekil vererek
LÜTFİYE BOZDAĞ, CÜNEYT GÖK İLE KARIŞIK İŞLER SERGİSİ ÜZERİNE
LB: “karışık işler” başlıklı bir sergi açtınız.
Karışık işler ismi nereden aklınıza geldi?
Lütfiye BOZDAG, Füge Demirok’un Resimlerinde “Asimetrinin Estetiği” Peştemalım
Füge Demirok, aile köklerinin uzandığı coğrafyanın geleneksel motiflerini son dönem resimlerine konu ediyor. Karadeniz bölgesinin peştamal desenleri ve renkleri, asimetrinin estetiği olarak karşımıza çıkıyor. Demirok resimlerinde, daire, kare, üçgen gibi geometrinin sabit biçimlerini kullanmasına rağmen, aynı zamanda bilinçdışı bir etkiyle, belleğinin dışavurumu olarak asimetrinin egemen olduğu bir soyutlama içinden plastiğini kuruyor. Asimetri, Füge’nin resimlerinin en temel yapısı olarak, tuvalden üç boyutlu forma geçildiğinde heykellerinde de karşımıza çıkıyor. Sanatçının heykellerindeki asimetrik biçim arayışlarına paralel olarak, tuval resminde renk üzerine yaptığı araştırmalar ve denemeler, bu sergide, öne çıkıyor.
Demirok’un resimleri; plastik tadın matematik görsellikte vuku bulması, bir yandan Selçuklu tezyin sanatının geometrik biçimlerini hatırlatırken diğer yandan çağdaş sanatın, geometrik soyutlamaları içindeki çeşitli varyasyonları olarak okunabilir. Füge sadece Karadeniz peştamallarından değil aynı zamanda bu coğrafyanın, Selçuklu sanatının yalın, minimal sonsuzluk düşüncesinden de etkilenmiş, saf bir estetik anlayışa yöneliyor. Bu arayışın içinde sadece plastik ögeler değil, onların yanı sıra sezgisel boyutu da ağır basan, kültürel ve felsefi bir düşünsel arka planın da olduğunu görüyoruz. Selçuklu tezyinat sanatı ve bu sanatın temellendiği geometrik biçimlerin kurgusu Selçukludan Osmanlıya İslam estetiğindeki matematiksel geometriye denk düşüyor.
Geometrik tezyinin İslam’daki sonsuzluk kavramıyla ortaya çıkan düşüncenin plastiği olarak Füge’nin resimlerinde kullandığı altın yaldız ve varak karıştırılmış renk kullanımı Anadolu uygarlıklarının ve çok kültürlü İstanbul kentinin sanatçının belleğinde oluşturduğu kültürel bilinçdışının açığa çıkmasından başka bir şey değildir. Bu çok kültürlülüğün içinde, eski İstanbul’un ikonografik geçmişi ve aynı zamanda metafizik ve kozmik bir dünya tasavvurunun izlerini de taşıdığı görülmektedir.
Asimetrik düzenlemelerin egemen olduğu tuvaliyle Demirok, modern fiziğin belirsizliğine ve rastlantısal oluşumlara bırakıyor kendini. Bu rastlantısal varoluş çizginin ve rengin etkisiyle metafizik ve tinsel bir Aura, zamansızlık ve sonsuzluk duygusu uyandırıyor.
Sanatçı, geometrik çizgi ve desenlerin ritmi ile oluşan kompozisyonlarının içine asimetriyi eklediğinde düzensizliğin düzenine ulaşıyor. Kusur sözcüğünün aslında kusurluluktan ziyade gereklilikten geldiğini vurgulayan Demirok, asimetrinin aslında kendisi için neredeyse mutlak simetri anlamına geldiğini ifade ediyor. Düzenin aslında düzensizlik içinde bir varoluş olduğunu vurgulayan sanatçı İngiliz şair Robert Herrick’in (1591-1674) “Delight in Disorder” şiirini referans vererek, düzensizliğin verdiği hazzın kendi içindeki ahenkli ve dengeli şiirselliğinin ifade edildiği dizelerin kendisini çok etkilediğini belirtiyor ve bu anlayışın etkisiyle tuval resimlerinde Anadolu’da kadınların olmazsa olmazı peştamalın asimetrik estetiğini plastik dil üzerinden yorumluyor.
Not: Sanatçının resim ve heykelleri 25 Ekim -17 Kasım 2018 tarihleri arasında Ankara’da Nurol Sanat Galerisi’nde görülebilir.
Lütfiye Bozdağ: Fısıltı…
Doğadan kopuş, kendine yabancılaşma, içimizdeki çocukluğa olan mesafe her geçen gün artarken kaotik gürültü patırtı arasında Aysun Oz unutulmuş çocukluğun sesini bize fısıldıyor. Bu fısıltı bize yaban hayatın bir parçası olduğumuz, temelde hepimizin aynı olduğuyla ilgili unutulmuş bir gerçekliği hatırlatıyor. Doğa için ‘en önemli içsel kaynağım’ diyen sanatçının, ekilip biçilen bahçelerde geçen çocukluğu, bitkilerle ve kuşlarla olan
Lütfiye Bozdağ: Eti Behar’ın “Quinns” Sergisi
Her sergisinde bir kavram üzerine yoğunlaşan Eti Behar’ın 18 Aralık 2021 – 25 Ocak 2022 tarihlerinde BE Contemporary Art Gallery’de gerçekleşen ve farklı dönemlerinden seçkiler sunan “Quinns” başlıklı sergi, sanatçının 2004 yılından bu yana üretimlerine bütün olarak bakma imkânı sunuyor.
Eti’nin sanatının figüratif ya da soyut olsun temel arketipi daire formudur. Sanatçının heykellerinde daire formu, kadın doğurganlığının yaşamı yeniden üretmesiyle
Lütfiye Bozdağ: Necmettin Yağcı’nın Heykelleri Üzerine Bir Değerlendirme
“İnsan yaşadığı yere benzer
O yerin suyuna, o yerin toprağına benzer
Suyunda yüzen balığa
Toprağını iten çiçeğe
Dağlarının, tepelerinin dumanlı eğimine….”
Edip Cansever
Necmettin Yağcı, Fallen Diplomats Memorial, Island Park Drive, Ottawa, 2012Şairin ifade ettiği gibi Necmettin Yağcı doğup büyüdüğü Mardin, daha sonra yaşadığı Ankara ve İstanbul ile birlikte varoluşunu gerçekleştiren bir sanatçı. Mardin’de aile mesleği olan sabun üretimiyle çocukluğunda tanışan sanatçı sabunlara şekil vererek
LÜTFİYE BOZDAĞ, CÜNEYT GÖK İLE KARIŞIK İŞLER SERGİSİ ÜZERİNE
LB: “karışık işler” başlıklı bir sergi açtınız. Karışık işler ismi nereden aklınıza geldi?
Lütfiye BOZDAG, Füge Demirok’un Resimlerinde “Asimetrinin Estetiği” Peştemalım
Füge Demirok, aile köklerinin uzandığı coğrafyanın geleneksel motiflerini son dönem resimlerine konu ediyor. Karadeniz bölgesinin peştamal desenleri ve renkleri, asimetrinin estetiği olarak karşımıza çıkıyor. Demirok resimlerinde, daire, kare, üçgen gibi geometrinin sabit biçimlerini kullanmasına rağmen, aynı zamanda bilinçdışı bir etkiyle, belleğinin dışavurumu olarak asimetrinin egemen olduğu bir soyutlama içinden plastiğini kuruyor. Asimetri, Füge’nin resimlerinin en temel yapısı olarak, tuvalden üç boyutlu forma geçildiğinde heykellerinde de karşımıza çıkıyor. Sanatçının heykellerindeki asimetrik biçim arayışlarına paralel olarak, tuval resminde renk üzerine yaptığı araştırmalar ve denemeler, bu sergide, öne çıkıyor.
Demirok’un resimleri; plastik tadın matematik görsellikte vuku bulması, bir yandan Selçuklu tezyin sanatının geometrik biçimlerini hatırlatırken diğer yandan çağdaş sanatın, geometrik soyutlamaları içindeki çeşitli varyasyonları olarak okunabilir. Füge sadece Karadeniz peştamallarından değil aynı zamanda bu coğrafyanın, Selçuklu sanatının yalın, minimal sonsuzluk düşüncesinden de etkilenmiş, saf bir estetik anlayışa yöneliyor. Bu arayışın içinde sadece plastik ögeler değil, onların yanı sıra sezgisel boyutu da ağır basan, kültürel ve felsefi bir düşünsel arka planın da olduğunu görüyoruz. Selçuklu tezyinat sanatı ve bu sanatın temellendiği geometrik biçimlerin kurgusu Selçukludan Osmanlıya İslam estetiğindeki matematiksel geometriye denk düşüyor.
Geometrik tezyinin İslam’daki sonsuzluk kavramıyla ortaya çıkan düşüncenin plastiği olarak Füge’nin resimlerinde kullandığı altın yaldız ve varak karıştırılmış renk kullanımı Anadolu uygarlıklarının ve çok kültürlü İstanbul kentinin sanatçının belleğinde oluşturduğu kültürel bilinçdışının açığa çıkmasından başka bir şey değildir. Bu çok kültürlülüğün içinde, eski İstanbul’un ikonografik geçmişi ve aynı zamanda metafizik ve kozmik bir dünya tasavvurunun izlerini de taşıdığı görülmektedir.
Asimetrik düzenlemelerin egemen olduğu tuvaliyle Demirok, modern fiziğin belirsizliğine ve rastlantısal oluşumlara bırakıyor kendini. Bu rastlantısal varoluş çizginin ve rengin etkisiyle metafizik ve tinsel bir Aura, zamansızlık ve sonsuzluk duygusu uyandırıyor.
Sanatçı, geometrik çizgi ve desenlerin ritmi ile oluşan kompozisyonlarının içine asimetriyi eklediğinde düzensizliğin düzenine ulaşıyor. Kusur sözcüğünün aslında kusurluluktan ziyade gereklilikten geldiğini vurgulayan Demirok, asimetrinin aslında kendisi için neredeyse mutlak simetri anlamına geldiğini ifade ediyor. Düzenin aslında düzensizlik içinde bir varoluş olduğunu vurgulayan sanatçı İngiliz şair Robert Herrick’in (1591-1674) “Delight in Disorder” şiirini referans vererek, düzensizliğin verdiği hazzın kendi içindeki ahenkli ve dengeli şiirselliğinin ifade edildiği dizelerin kendisini çok etkilediğini belirtiyor ve bu anlayışın etkisiyle tuval resimlerinde Anadolu’da kadınların olmazsa olmazı peştamalın asimetrik estetiğini plastik dil üzerinden yorumluyor.
Not: Sanatçının resim ve heykelleri 25 Ekim -17 Kasım 2018 tarihleri arasında Ankara’da Nurol Sanat Galerisi’nde görülebilir.