Gılgamışın Yaprakları, Ekrem Kahraman, Ren Art, (31 Mart – 03 Mayıs 2016)

Share Button

17

“Cehennem’e bir kez uğrayanın üstüne siner ölümün kokusu
Karışır aklı, en sağlam olanın bile
Çekilir kanı, bağı bahçesi hastalanır
Çölleşir sulak tarlası bile…”

Bu alıntı Gılgamış Destanı’ın hemen girişinde yer alıyor. Bilindiği üzere destan, kadim Ölüm’e karşı Sonsuz Yaşam arayışının 5000 yıl öncesine dayalı tarihin en eski yazılı metni kabul ediliyor.
Mezopotamya’da kurulu Sümer ülkesi Uruk kenti kralı Gılgamış, Tanrılara Sonsuz bir Yaşam sunulurken neden İnsana sınırlı bir yaşam bırakıldığını insani ve toplumsal olarak sorgulayan efsanevi bir kişilik.
İşte Ekrem Kahraman İstanbul Milli Reasürans, Ankara KAV Sanat Galerisi ve İzmir Selçuk Yaşar Müzesindeki YERYÜZÜ DUALARI başlıklı sergilerinden sonra şimdi de yine bir Yeryüzü Duası olarak gördüğünü söylediği ve iki yıldan bu yana sürdürdüğü bambaşka bir çizgideki çalışmalarından oluşan yeni sergisi “GILGAMIŞIN YAPRAKLARI” DİZİSİ resimlerinde Gılgamış’ın felsefi tezlerini parlak KIRMIZI renk ve yeni bir görsel dil üzerinden çağdaş, güncel bir düzleme taşımaya girişiyor.

Kahraman bunun için dilsel ve formsal olarak hem bilinip tanınan resimsel çizgisinin dışına çıkıyor hem de bir yandan da Gılgamış Destanı’nı yeni bir bakış açısıyla ve eksikliklerini de tamamlayıp ve yeniden yazarak bir tür çağdaş bir yeni yazımını gerçekleştiriyor.
Sergi İstanbul’da RENART Sanat Galerisinde 31 Mart perşembe günü açılıyor ve yine sanatçının özgün ve yeniden yazım GILGAMIŞIN YAPRAKLARI kitabı da o tarihte galeri ve Corpus Yayınları ortaklığında yayımlanıp dağıtıma verilmiş olacak. Kitabı tasarlayacak isim ise her zaman olduğu gibi Ekrem Kahraman katalog ve kitaplarının değişmez ismi SAVAŞ ÇEKİÇ.

Sanatçı sergide yer alan çalışmalarıyla, bilinip tanınan çizgisinin dışında yepyeni, başka bir dilsel, formsal ve kavramsal bir yola giriyor. Kahraman iki yıldan beri sürdürdüğü bu yeni çalışmalarında, 5000 yıl öncesinden gelen o en insani, toplumsal kadim itirazın sözcükleri peşinde geziniyor. Bu alabildiğine güncel yaşam arzusunun tarihsel imgeleri üzerinde kendine özgü yeni bir dil kuruyor.
Çağdaş sanatın, 5000 yıl öncesinin iki kadim imgesinden BABİL ile fazlasıyla ilgilenirken GILGAMIŞ ile ancak illüstrasyon düzeyinden öteye geçememiş bir ilgisizliğin altını çizerken Kahraman destanın asıl özü olan kavramların kavramsal bağlamlarına dikkat çekmeye çalıştığını söylüyor. Ayrıca sanatçı halen eksik ve tartışmalı bulunan Gılgamış Destanı kitabını yeniden yazmaya girişmesini de aynı gerekçeyle açıklıyor ve kitabın şu ana kadar yayımlanmış kitapların en kapsamlısı, ve en iddialısı olduğunu iddia ediyor.

Bilindiği üzere Fırat ve Dicle arasında Mezopotamya’da MÖ. 3000’li yıllarda yaşadığı ve Uruk kenti kralı olduğu bilinen efsanevi kral kahraman Gılgamış’ın başından geçenlerin toplumsal bir kaygıyla yazılmış metinlerin yer aldığı edebi tabletler ilk kez MÖ. 1300-1000 yılları arasında Asurlu ya da Akadlı olduğu söylenen “şeytan kovucu” şair Sîn-lēqi-Unninni tarafından bir tür editör mantığıyla bir araya getirilerek derlenip yayımlandı. Araştırmacılar bugün elimizde bulunan birçok Gılgamış Destanı çevirisinin de kaynağı sayılması gereken bu ilk yazım/derlemenin aynı zamanda bir “yeniden yazım” olduğunu öne sürüyorlar. Kahraman, her ne kadar yeterli bilgiye ulaşamasa kendi kitabının Asurlu Unninni’den 3000 yıl sonraki ikinci “yeniden yazım” olduğunu da söylüyor.

31 Mart Perşembe günü açılışı yapılacak olan GILGAMIŞIN YAPRAKLARI sergisi 3 Mayıs Salı 2016 tarihleri arasında açık kalacak. Fakat aynı adı taşıyan kitap ise tıpkı Gılgamış’ın kendisi gibi sonsuza kadar açık kalacak!

The RenArt Gallery meets art lovers with the “GILGAMIŞIN YAPRAKLARI” (The Leaves of Gilgamesh) exhibition by Ekrem Kahraman, a distinguished name of the contemporary art, between 31 March and 3 May 2016.

“One who visits the Hell even once will become permeated with death’s smell,
They will be stupefied and even the most powerful of them will be petrified,
Their vineyards and orchards will be diseased,
And even their well-watered fields will become just a desert…”

This is an excerpt from the introduction part of the Epic of Gilgamesh.
As known, this 5000-year-old epic is considered as the most ancient text of the search for Eternal Life against the primordial Death.
Gilgamesh, the King of Uruk in the Sumerian country in Mesopotamia, is a legendary personality who humanely and collectively questioned why humans are left mortal while Gods enjoy an eternal life.
Following his exhibitions entitled EARTH PRAYERS in İstanbul -National Reassurance Khan, Ankara KAV Art Gallery and İzmir SelçukYaşar Museum, Ekrem Kahraman now attempts to take Gilgamesh’s philosophical theses to a contemporary plane through a bright RED and a new visual language in his new exhibition titled ” The Leaves of Gilgamesh ” that consists his completely new works which he has been producing for two years and which he considers as another Earth Prayer.

For this purpose, Kahraman both leaves his pictorial line which is well recognized semantically and formally and also rewrites the Epic of Gilgamesh with a brand-new perspective also making up its deficiencies in order to produce a type of contemporary rewriting of it.
The exhibition will be opened in RENART Gallery in İstanbul ( Hüsrev gerede cad. Vişnezade mah. Seyhanlı apart. no. 39 Beşiktaş/ İstanbul Tel: 0212 2413890) on 31 March, Thursday, and the artist’s book “GILGAMIŞIN YAPRAKLARI” (The Leaves of Gilgamesh), which contains the rewriting, will also be published and began to be distributed by a partnership of gallery and Corpus Publishing on the same date. As usual, the book will be designed by the unchanging name of Ekrem Kahraman’scatalogues and books, SAVAŞÇEKİÇ.

With his works in the new exhibition, the artist pursues a linguistic, formal and conceptual which is very different than his well-established line. In his new works, which he has been maintaining for two years now, Kahraman follows the words of that most humane and social ancient objection dating back 5000 years. He establishes a unique new language on the historical images of this very contemporary desire of life.
Highlighting the lack of interest by the contemporary art in Gilgamesh, which has not gone beyond illustrations, despite the extreme interest in BABYLON As another ancient image from 5000 years ago, Kahraman explains that he attempts to attract attention to the conceptual contexts of the concepts which are the gist of the epic. And he says this is why he has attempted to rewrite the book of the Epic of Gilgamesh, which is still considered to be missing in parts and controversial and argues that his boot is the most comprehensive and assertive among those which have been published until now.

As known, the literary tablets which contain the texts telling, with a social concern, certain experiences of the legendary Hero-King Gilgamesh, who is known to have lived in Mesopotamia between the Euphrates and the Tigris around 3000 BC and ruled the city of Uruk, were compiled and published by the “exorcist” poet Sîn-lēqi-Unninni as a kind of editor. Researchers claim that this first writing/compilation, which is to be considered as the source of the many current translations of the Epic of Gilgamesh, is also a “rewriting”. Although he could not collect sufficient information, Kahraman argues that his book is the second “rewriting” 3000 years after the Assyrian Unninni.

The Leaves of Gilgamesh exhibition, which will be opened on 31 March, Thursday, can be visited until 3 May 2016, Tuesday. The book with the same title, however, will be open until eternity as Gilgamesh himself!
EKREM KAHRAMAN (1948, Tarsus)

1971 yılında İstanbul Eğitim Enstitüsü Resim Bölümünden mezun oldu.
Çeşitli Ortaöğretim kurumlarında öğretmenlik yaptı.
1989 yılında öğretmenlikten ayrılarak sanatçı yaşamını tercih etti.
Plastik sanatlar alanında teorik yazılar yazdı.
Yazıları Sanat Çevresi, Türkiye’de Sanat, Genç Sanat, Çekirdek Sanat, CEY Sanat,
rh+ Sanart ve Artist sanat dergileri ile Bosphorus SANAT gazetesinde yayımlandı.
2007-2008 yılları arasında Sanatçının Atölyesi dergisini yayımladı.
Yayımlanmış 5 şiir kitabı Sessiz Bir Aşkı Dillendirmek 1985, Rıhtım ve Ihlamur 1987,
Fısıltılar ve Çığlıklar 1992, Üşümez mi Sandın Meşe Ağacı Soğukta 2011
ve Aşk olsun Hayat isimli bir toplu şiirler kitabı ile bir Seçme Şiirler kitabı yayımlandı.
Ayrıca sanat ve sanatçılar üzerine deneme yazılarının yer aldığı Ateşin Peşinde isimli bir
kitabı ile “Sesli Düşünmek” isimli yarı manifesto bir başka kitabı daha bulunuyor.
Yurtiçi ve yurtdışında 80’nin üzerinde kişisel sergi açtı;
çok sayıda karma ve grup sergilerine katıldı, ulusal ve uluslararası fuarlarda yer aldı.
16 ödül kazandı.
Sanatı hakkında birçok kitap, katalog ve broşür yayımlandı; iki belgesel film çekildi.
Çok sayıda ulusal ve uluslararası koleksiyonlarda resimleri bulunuyor.
İstanbul’da yaşıyor.

He was born in Tarsus in 1948.
He was graduated from Istanbul Education Institute Painting Department in 1971.
He has worked as a teacher at various colleges.
In 1989, he prefers artist live hood by resigning from being a teacher.
He has written theoretical papers about plastic arts.
His papers are published in art magazines; Sanat Çevresi, Genç Sanat, Çekirdek Sanat,
CEY Sanat, rh+ Sanart, and Artist.
In 2007, he has started to publish the magazine of Sanatçının Atölyesi.
Besides his 5 published poet books (Sessiz Bir Aşkı Dillendirmek 1985, Rıhtım ve Ihlamur
1987,
Fısıltılar ve Çığlıklar 1992, Üşümez mi Sandın meşe Ağacı Soğukta 2011,
one collected poet book named “Aşk Olsun Hayat” and one selected poets book were
published.
Also he has 2 book which includes essays on art and artists.
He has opened more than 80 individual exhibitions in domestic and abroad.
He has joined a lot of mix and group exhibitions, national and international fairs.
He won 16 awards. Lots of book, catalog and brochure were published about his art.
Two documentary films were produced about his art.
His paintings are in many national and international collections.

Share Button

Yorumlar kapatıldı.