HÜLYA KÜPÇÜOĞLU, BİENALE BİR EKLEME 3 + 1, ÜÇ AYAKLI KEDİ NEREDE? WHERE İS THE THREE-LEGGED CAT?
“Üç Ayaklı Kedi Nerede?” sorusu eksiklik, görünmezlik ve bir o kadar da direncin bir metaforu olarak karşımıza çıkar. Kedi, ortada yoktur. Sadece izleri vardır. Bu izler, varlığın sessiz ama kalıcı tanıklığıdır. Üç ayakla yürümek direncin simgesidir. “Nerede?” sorusu izleyiciyi sürekli bir arayışta bırakır. “Üç ayaklı kedi” her yerde olabilir. Hem burada hem de hiçbir yerde… Soru, bize “üç ayaklı kedi”nin gerçekte var olup olmadığını
Emrah Kazanır: Kızıl Orkestra
Bavyera Dağları’ndan geliyordu sinyal 15-465 kiloherz alıcısı.
17 Mayıs 1942’de şöyle diyecekti Hitler;
Bolşevikler her alanda olduğu gibi bir alanda da çok çok öndedir. Casuslukta.
Bunu söylerken Kızıl Orkestra’nın bilançosunun yüzde birinden bile haberdar değildi.
Abwher Başkanı Amiral Canaris; Kızıl Orkestra Örgütü’nün eylemleri daha savaş başlamadan bir gece önce – nasıl haberdar oldularsa – bir mermi dahi atmadan iki yüz bin Alman askerinin hayatına
E. Gros-Kost: Courbet Zamanındaki Anılar (IX. FIKRALAR)
IX. FIKRALAR[1] Çeviren: Deniz Gökduman
Ressamın içinde her zaman biraz “çırak” vardır.
Atölye gevezeliklerine duyulan sevgi, öyle çok dallanıp budaklanan köklere sahip bir sarmaşık gibidir ki, bir sanatçıyı bundan kurtarmak için aslında aynı anda onun kalbini de söküp almak gerekir.
Çırağın zaferi, taşlamadır.
Şimdi Courbet’nin birkaç hoş aldatmacasından söz
Kurumsal Kimlik, Akademik Bellek ve Mekânın Korunması: Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Örneği
Giriş: Kurumsal Süreklilik, Mekân ve Bellek Üzerine Kavramsal Çerçeve
Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi’nin (AEF) Göztepe Yerleşkesi’nden taşınma kararı, yüzeyde basit bir idari düzenleme gibi görünse de, kurumsal kimlik, pedagojik süreklilik ve kültürel hafıza açısından çok katmanlı etkiler yaratabilecek kritik bir dönemeçtir. Mekân, bir kurumun kimlik inşası, pedagojik sürekliliği ve kolektif hafızasıyla doğrudan ilişkilidir. Eğitim kurumlarında
Adem Genç: Işık Tanrısında Ucuz Edebiyat Radyasyonu
Aşağı yukarı milenyumla birlikte liberal post modern topluma yönelik bir Anti-Art tasallutu olarak icra edilen ne varsa hepsi kendi paradoksal hususiyetleriyle yeni bir sanat biçiminde kendi izleyici kitlesini oluşturmaktadır. Sıklıkla, klasik sanat eserlerinden devşirme yorumları kapsayan bu çalışmaların birçoğu yeni medya teknolojilerine, diğerleri de öteden beri kullanılan sanat malzemeleri dışında izleyiciyi cezbeden epoksi ve silikonlu sanayii boyaları ile
Türkiye’nin Değişen Kadrajı belgesel oldu.
“Türkiye’nin Değişen Kadrajı” Belgeseli, Türkiye’nin dönüşümünü fotoğrafçıların dilinden anlatıyor. Belgesel YouTube’da Kuzguncuk Stories kanalında yayında.
Yapımcılığını ve yönetmenliğini Orbay Soydan’ın üstlendiği “Türkiye’nin Değişen Kadrajı” belgeseli, fotoğrafın “yüzleşmenin en sessiz ama en güçlü yolu” olduğu fikrinden hareketle Türkiye’nin toplumsal, kültürel ve mimari dönüşümünü usta fotoğrafçıların






